"Öğrenme" olgusu öğrenci üzerinde oluşmaktadır. Bir öğretmenin sınıfa girip konuyu anlatması "öğretme" işini yaptığı anlamına gelmez
bunun dışında "öğreticinin öğrenenden her daim üstün olma" gibi bir huyları var. Bunun aksini başarmaya yakın olan öğrencileri deyim yerindeyse "yılanın başını küçükken eziceksin" mantığıyla savurmaktadırlar...
Öğretme en hızlı bu şekilde yapılabilir. Tabiki her kişinin bu yöntemle öğrenmesi mümkün değildir. Ama bu yöntemle kabul etmek gerekir ki büyük oranda öğrenme saklanır.
Y kuşağının öğrenme biçiminin farklı olduğu kanısı ile eğitimde yeni bir reform yaşanacağını düşünüyorum. Ülkemizde ufak adımlar atılmış halde, yurt dışında da oturmamış ama artık öğretenin öğrettiği kişiden bilgi(veya geri dönüş) aldığı bir dönem yakın gözüküyor.
Finlandiya bu sistemi çok başarılı bir şekilde uyguluyor ama diğer ülkeler ve ülkemiz bu alanda çok geri kalmış durumda