harita üzerinde gezinmek için yön tuşlarını kullanabilirsiniz.
"gökten inen" dinleri açmanız gerekir. Şayet Hristiyanlık, İslam, Yahudilik, Budizm ise kastınız, bunlar gökten inmemiştir.
Yahudilik, hristiyanlık ve islamiyet semavi dinler değil midir?
kirlisakal
Semavi din kavramı ilahi din anlamına gelmektedir. "Sema"nın ilk anlamı göktür ancak burada "yüksek" anlamında kullanılmaktadır. Yüksek olan ilahtan, düşük olan kula vahyolunan dinler için kullanılır. Fiziksel bir anlam taşımaz.
"gökten inen" tamlaması semavi kelimesinin birebir çevirisidir. semavi kelimesinin mecazi bir anlamı varsa, bu anlam "gökten inen" için de geçerlidir. dolayısıyla hristiyanlık, islam, yahudilik vb. semavi dinler, "gökten inen" dinler olarak adlandırılabilir.
Din olmadan insanlarin kendisini ve toplumu nasil yonetilebilecegini deneyimleyebilmek icin artik cok gectir.
inandığımız dinin sınırlarından daha öteye gidilecek yol yoktur.
bilge
İsa Mesih özgür kılmaya gelmiştir.
İncil - Romalılar 7:6
gönderen:sari_tukenmezkalem
Ölüler geri dönemez.
O dirildi!
sari_tukenmezkalem
8-13 yuzyil arasinda islam kulturu icerisinde yetisen ve yazdiklari eserleriyle 18-19. Yuzyila kadar dunyanin bircok yerinde ders kitabi olarak eserleri, okutulan onlarca insanlarin ciktigini unutmamak gerekir. Sinirlari koyup beyni hapis eden de beynin sinirlarini kaldiran da yine insanin beynidir.
Bu önerme etkin dış etmenleri red edip, sorumluluğu bireye yüklemektedir. Sürecin temel parçasının birey olmasına rağmen etmen faktörlerin göz ardı edilmesi empirik değildir.
Etmen olarak alinabilecek sadece kutsal kitaplar vardir. Kuranda da düşünmeye ve aklın ön planda tutulmasi gerektigi ile ilgili yuzlerce ayet vardir. Buradan yapilacak cikarimlar, insani beynin onune set cekmesi degil. Sorgulamaya iletmesidir. Kisinin ne anladigindan cok ne soylendigi onemlidir.
İnsan dini kitapları okuyup, eleştirel düşünebilecek yetiye ulaşana kadar eğitime ihtiyaç duyar. Eğitim erdem sınırlarında olmazsa birey taraflı yönlendirilebilir. Burada da eğitim dış etmen olmaktadır
İslam Dininde hiç bir bilgiye körü körüne inanılmaması gerektiği vardır. Bir insanın dini sorumluluklarından ergenlikten sonra başladığını söyler. Burda da insanın sorgulama ve aklını kullanacak yaşa gelinceye kadar muaf olması, aklın özgürlüğüne işarettir.
hareket noktamız kutsal metinler değilde, bizzat insanlar üzerinden gidip ve bu insanların yanlış uygulamalarından hareketle dinlere bu yakıştırmayı yaparsak, mantık hatasına düşeriz. Zira bu yolcuya kızıp, yola küsmek deyimindeki duruma benzeyecektir.
asıl parmaklıklar ardındaki kişiler,parmaklığı görmeyip özgür olduğunu sananlardır.